Ülkemizde yara, yara izleri ve mide yaralarında Sarı Kantaron, öneriliyor. Ancak, özellikle #antidepresan etkileri ve nevralji tedavisinden kullanıldığı bilgileri pek yaygın değil. Sizler için Sarı Kantaron hakkında tarih sayfalarından küçük bir özet hazırladık
Tarihçesi
Sarı Kantaron olarak tanıdığımız bitkinin Latince ismi; Hypericum’un tarihteki ilk kaydı M.Ö. 2. YüzYıla dayanmaktadır. Günümüze Kolofonlu Nicander’in iki kitabına atıfta bulunan dönemin araştırmacıları sayesinde kayıt tarihi ulaşmış. 2000 yıldan uzun süredir halk tebabetinde kullanılan bir bitki Sarı kantaron, Ortaçağ’da dini ritüellerin bir parçası haline gelmiş ve kutsal kabul edilmiş.
1500’lü yıllarda Paracelsus (1493-1541) (İsviçreli hekim – kimyager), Sarı kantaronun sterilize edilip, psikiyatrik rahatsızlıklarda dahilen kullanılabileceğini kayıt altına alan ilk bilim insanı.
Latince İsmin Kökeni:
Hypericum; Yunanca, upereikon sözcüğünden gelir. Yukarı ve ikon anlamına gelen iki sözcüğün birleşmesi olan upereikon sözcüğü; kötü ruhlardan korunmak amacıyla hazırlanan dini ikonlara verilen ortak isimdir.
İngilizce İsmin Kökeni:
St John’s Wort; Sarı Kantaron çiçeklerinin Haziranda açması ve Hristiyanlar’ın her 24 Haziran’da Vaftizci aziz John’un doğum gününü kutlaması sebebi ile, bitkiye İngilizce’de Aziz John’un bitkisi anlamına gelen bu isim verilmiş.
İngilizce’de ayrıca şu isimlerle de bilinir: Amber, Goat weed, Hardhay, Johnswort, Klamath Weed, Tipton weed, Touch-and-heal
Türkçe İsmin Kökeni:
Mitolojide şifalı otların piri sayılan kentaur Khiron”a atfen, şifalı bir bitki, centauriumiden türetilmiş. Centauriumi, Eski Yunanca Kentaúros “Yunan mitolojisinde at gövdeli efsanevi varlık” özel adından +ion sonekiyle türetilmiştir. Ve Türkçe’ye Yunanca’dan Kantaron olarak evrilmiştir.
Tarihteki en eski ilk Türkçe kayıt kantariyun [ Hızır Paşa, Müntehab-ı Şifa (1410 yılından önce) ]
Türkçe’de diğer isimleri: Bin bir delik otu, Kan otu